24 Ocak 2012 Salı

Simya



Simya (alşimi), hem doğanın ilkel yollarla araştırılmasına hem de erken dönem bir ruhani felsefe disiplinine işaret eden bir terimdir. Simya; kimya, metalurji, fizik, tıp, astroloji, semiotik, mistisizm, spiritüalizm ve sanatı bünyesinde barındırır.

Simya ile en az 2500 yıldır uğraşıldığı bilinmektedir. Simya ile ilk olarak Mezopotamya, Eski Mısır, İran, Hindistan ve Çin'de uğraşılmıştır. Klasik Yunan döneminde Yunanistan'da, Roma İmparatorluğu'nun hüküm sürdüğü coğrafyada, önemli İslam başkentlerinde ve daha sonra 19. yüzyıla kadar Avrupa'da simyaya ilgi duyulmuştur.

Batı simyası her zaman, kökleri ünlü simyacı Hermes Trismegistus'a uzanan ve bir felsefi-spiritüel sistem olan Hermetizm'le yakından bağlantılı olmuştur. Bu iki disiplin (simya ve Hermetizm) 17. yüzyılın önemli bir ezoterik ekolü olan Gül-haçlılar 'ın doğuşunda etkili olmuştur. Erken modern dönemde, simya kimyaya dönüşmeye başlarken simyanın mistik ve Hermetik dalları modern spiritüel simyanın odak noktası olmaya başlamıştır.

Günümüzde, simya mistik, ezoterik ve sanatsal yönleri nedeniyle bilim tarihçileri ile filozofların ilgi alanına girmektedir. Simya, modern bilimin temelini atan disiplinlerden biridir ve günümüz kimya ve metalürji endüstrilerinde kullanılan birçok madde ve işlem eski dönem simyacılarının keşfidir.

Simyanın birçok yönü bulunmasına karşın günümüz popüler kültüründe (sinema ve edebiyattaki simya/simyacı imgelemlerinin de etkisiyle) simya denince akla madenleri altına çevirmeyi deneme işlemi gelmektedir.

Sözcüğün Kökeni: Simya kelimesinin kökeni konusunda araştırmacılar arasında bir fikir birliği bulunmamaktadır. Simya veya alşimi kelimelerinin sami dilinden kaynaklandığı iddiası en çok kabul görüştür(?). Alşiminin Latince yazılışındaki (Al-chemie) Al takısının Arapça kökenli olduğu kesindir. "Chemie"nin ise Sami kökenli "heme", "hema" kelimelerinden veya Yunanca "hima" (döküm) kelimesinden geldiği iddia edilmektedir.

Etimolojik olarak Simya sözcüğü Türkçe’de varolan Kimya sözcüğü ile aynı kökenden gelmektedir. Kökeni Arapça olan bu sözcükler Arapça’ya da “Kara Ülke” anlamına gelen Khem sözcüğünden gelmiştir. Bu “Kara Ülke”ise Mısır’dır. Etimolojik olarak da Simyanın kökeni Mısır olarak gözükmektedir.

Simya gerçekte bir dönüşüm sanatıdır. Kirli olanı, hasta olanı bir çok süreçten geçirerek , arınmış ve mükemmel olana dönüştürmeyi amaçlar.

Simya okült bir sanat olarak gözükmektedir. Bunu sadece belli kimseler uygulayabilmekte, geniş kitlelere yayılması engellenmektedir. Ayrıca Simyanın ezoterik bir karakteri de vardır. Simya öğrenimi inisiyasyona dayanmakta, kullanılan semboller sadece bu eğitimi geçmiş kişiler tarafından anlaşılabilmektedir. Simya felsefesinde ise Tanrı’nın birliği ve ruhun ölümsüzlüğü yer almaktadır.

Simya eğitimi sırasında adaya öğretilen temel esas , simyacının bir şeyler icat ettiği değildir; simyacı sadece sırları çözmektedir. Bu yönüyle simya uzun yıllar boyunca genel karakterini değiştirmemiştir.

Simya aynı zamanda Hermetik felsefenin de bir uygulaması olarak kabul edilmiştir. Zaten simyacılar da kendilerini filozof olarak kabul etmişler ve bu sırların Hermes (Mısır panteonunda Thoth) tarafından verildiğini iddia etmişlerdir.

Simya en genel anlamı ile bir sanat ya da bir teknik olarak anlaşılabilir ve amacı maddenin içindeki altını ortaya çıkartmaktır. Simyacılara göre madde hastadır ve iyileştiğinde altın ortaya çıkmaktadır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder